Pazar, Aralık 25, 2005

dııııııııııııııııııııııııııt


bugün yatağımdan kalkarken kalbimi orda bıraktım galiba.. ağır çünkü hem de çok. her neyse, kalktım yüzümü yıkadım tonikle temizledim, nemlendiricimi sürdüm. göz altı morluklarım için olan kremi unutmadım. mor çünkü hem de mosmor. annem aradı, hayırdır sabahları pek aramaz ama.. kar yağıyormuş buralara, o söyledi. ben bilemem ki, panjurlarım kapalı sonuna kadar. iyi dedim iyi yağmalar. bende yağmalancak bişey kalmadığından umursamadım, yağmalasın varsın. sonra oyalandım biraz "maymun ve öz"le "x files" kesmedi. reklam aralarında sonsuz gibi gözüken hayatıma baktım. çocukluk albümüme bakar gibi keyifli değil 24 yaşındaki benim henüz hayalleri bile var olmayan geleceğime bakmak. ne yazık ki değil. keyifsizce göz gezdirdim, bomboş koridorlara girdim. korktum kendimden boşluktan da korktum. ama en çok o boşluğun ben olmasından korktum. scully'le konuşmaya çalıştım çünkü molder saçmalar dedim; boşluğun aslında samantha'nın ardında bıraktıklarından kaynaklandığını söylerdi, söylerdi değil mi? gerçi scully de bunu bilimsel olarak açıklayamadı ama denedi. yaşasın reklamlar.. ben ve boşluğum kaldık geride. akşama çok var mı acaba? sevgilim gelcek mi acaba? bu boşluk dolcak mı acaba?kararsızlık gibi bisorunum var bilmem daha önce bahsettim mi. tamam kazak alırken de kararsızım ama bu öyle bişey değil. bu ölümsüz benle ilgili kararsızlık. sonsuz hayatımla ilgili. karmakarışık kafamla ilgili ve boş koridorlarla. dizi bitmiş, uyuyakaldım ben salonda ve bunu farkedince kalktım yatağıma gittim. sırtıma bişey battı aldırmadım. ne de olsa "iyi geceler"di. "tatlı rüyalar"
bugün yatağımdan kalktım. yatağımı toplamadım annem de kızamadı. ama gördüm, duydum..kırmızı dım; dım dım; dım dım; dım dım; dım dım; dım dım; dııııııııııııııııııııııııııııııııııııııt... ezilmişti. aldırmadım. dün onsuz yaşadım değil mi? bugünü de atlatabilirim herhalde..

Salı, Aralık 13, 2005

böç

bugün uzunca oturunca kantinde, hem de ilk kez - ki buna dikkat çekerim dönemin bitmesine 15 gün kalmış, ben daha ilk kez tost, çay ve bir sigaradan daha uzun kaldım o kantinde- özlemişim dedim yahu, ne de güzelmiş ööle oturup çay üstüne çay; sigara üstüne sigara.. mis vallaha. sonra dank etti. dedim ki yahu evladım okul bu! şu anda zaten 90+ ları okuyosun. bitti gitti yani.. ne olcak? ne olcak? ne olcak? ne olcak? ne olcak? ne olcak? ne olcak? ne olcak? ne? ne? ne? ne?
NE BE?

Cumartesi, Aralık 10, 2005

puha ha

kenan m. ödevimi beğenmiş. ne komik yahu.

re.d